Hazırlayan: Nilgün Erdoğan Kılıç
Dünyanın sadece %1.4’ü tarafından kullanılan yazılım geliştirme programı Embarcadero Delphi’nin eğitimiyle ilgili Milli Eğitim Bakanlığı bir karar açıklamıştır. Bakanlığa bağlı 1600’den fazla mesleki ve teknik okuldaki, 1 milyon öğrencinin erişimine sunulacağı söylenmektedir.
Bilişim teknolojileri alanında uzmanlaşacak öğrenciler yetiştirmek ve öğrencilerin bilgisayar yazılımlarında beceri seviyelerini yükseltmek amacıyla bir milyon lisans baz alınarak Delphi’nin okullara dağıtılmasına karar verilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı ve Bilgi ve Teknoloji Grubu (BTG) arasında 5 yıl sürecek olan iş birliği protokolü imzalanmıştır.
2020 yılı içerisinde öğrencilere bu ‘tarihi’ yazılımın (Embarcadero Delphi) öğretilmesinin ne kadar verimli olduğu tartışmaya açık bir durumdur. Yazılımcılar bu konuda oldukça tepkilidir. Delphi’nin ölü bir dil olduğu çoğunluk tarafından kabul edilmiştir. Çünkü bu dil ile proje geliştirilemez, geliştirilse dahi geliştirilecek olan proje üzerinde kullanılabilecek alan sınırlıdır.
Bu yazılım geliştirme programı yerine Java, Python, C# gibi yaygın olarak kullanılan diller tercih edilebilirdi. Bugünün dünyasında iş ilanlarına baktığımız zaman Delphi’nin iş ve işlev alanının zayıf olduğu görülmektedir. Bir başka açıdan değerlendirecek olursak Embarcadero Delphi, bir firmanın programdır. Bu dili geliştirmek oldukça zorlu bir süreci kapsamaktadır. Firma ile yapılan anlaşma ise programın nerede, nasıl veya ne kadar süre içerisinde kullanılacağı ile ilgilidir. Bu da doğal olarak çalışma alanının sınırlanması demektir.
Bu dilden çok daha popüler ve ücretsiz olan diller mevcuttur: Java ve Python. Örneğin; Pyhton dili kolay ve öğrenilebilirdir. Kullanmak için herhangi bir lisans satın almanıza gerek yoktur. Açık kaynak kodludur. Hiçbir firmanın tekelinde değildir. Kısacası özgür yazılımdır, sizleri sınırlamaz. Sadece firmanın sunduğu imkânlar dâhilinde değil aynı zamanda öğrencinin yaratıcılığı doğrultusunda geliştirebilecek bir yazılımdır.
Teknolojinin evriminin doğru analiz edilmesi, gelecek perspektifinin iyi kurulması gerekmektedir. Zira dijital çağda dünyanın hızlı değişimini yakalamanın yolu buradan geçmektedir.