Hazırlayanlar: Ahmet Can Sarıkaya, Burak Koray, Eren Öztürk
İnsanlık, yeni bir küresel salgın ile karşı karşıya. 2020 yılı lanetli girişini 21. yüzyılın en büyük salgınıyla sürdürüyor: Coronavirüs.
Yeni küresel salgın, 20. yüzyılın ağır sonuçlara sebep olan salgınlarını hatırlatıyor: İspanyol Gribi, Asya Gribi, Hong Kong Gribi. Bu salgınların bilançosunun ağırlığı tedirginliği artırıyor. Örneğin İspanyol Gribi 50-100 milyon, Hong Kong Gribi 1 milyon insanın ölümüne yol açmıştı.
Corona ailesinin yeni bir üyesi olan Coronavirüs (Covid19), ilk olarak Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkmış ardından 120’den fazla ülkeye yayılmıştır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre yeni salgın sonrasında 136.895 vaka bulunmaktadır ve 5.077 kişi hayatını kaybetmiştir. 60 binin üzerinde insanın ise iyileştiği aktarılmaktadır.
Peki, CORONAVİRÜS NEDİR?
Corona/Covid-19 (Korona) virüsler soğuk algınlığından, Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS), Şiddetli akut Solunum Sendromu (SARS) gibi daha şiddetli hastalıklara kadar geniş yelpazede salgına neden olabilen ölümcül büyük bir virüs ailesidir.
NASIL BULAŞMAKTADIR?
Yeni Coronavirüsün, diğer Coronavirüsler gibi solunum salgıları ile bulaştığı düşünülmektedir. Hasta kişilerden öksürük, hapşırık, gülme, konuşma sırasında çevreye saçılan virüs içeren solunum salgısı damlacıkları, sağlam kişilerin mukozalarına temas ederek bu kişilerin hastalanmasına neden olur. Hastalığın bu şekilde insandan insana bulaşması için yakın temas (1 metreden yakın) gereklidir.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
COVID-19’un en yaygın semptomları ateş, yorgunluk ve kuru öksürüktür. Bazı hastalarda ağrı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ağrısı veya ishal olabilir. Bu semptomlar genellikle hafiftir ve yavaş yavaş başlar. Bazı insanlar enfekte olur, ancak herhangi bir semptom geliştirmezler ve kendilerini iyi hissetmezler. Çoğu insan (yaklaşık% 80) özel tedaviye ihtiyaç duymadan iyileşir. COVID-19 alan her 6 kişiden yaklaşık 1’i ağır hastalanmakta ve nefes almakta güçlük çekmektedir. Yaşlı insanlar ve yüksek tansiyon, kalp problemleri veya diyabet gibi altta yatan tıbbi sorunları olanların hastalık geliştirme olasılığı daha yüksektir. Ateş, öksürük ve nefes almada zorluk çeken insanlar tıbbi yardım almalıdır.
KORUNMAK İÇİN HANGİ ÖNLEMLER ALINMALI?
Ellerinizi düzenli olarak alkol bazlı ürünler ile ovun veya sabun ve su ile yıkayın.
Neden? Ellerinizi sabun ve su ile yıkamak veya alkol bazlı ürünler ile elinizi ovmak ellerinizde olabilecek virüsleri öldürür.
Kendinizle öksüren veya hapşıran herkes arasında en az 1 metre mesafe bırakın.
Neden? Birisi öksürdüğünde veya hapşırdığında, burun veya ağzından virüs içerebilecek küçük sıvı damlacıkları püskürtür. Çok yakınsanız, öksüren kişinin hastalığı varsa, COVID-19 virüsü de dahil olmak üzere damlacıkları soluyabilirsiniz.
Göz, burun ve ağza dokunmaktan kaçının.
Neden? Eller birçok yüzeye dokunur ve virüsleri alabilir. Kirlendiğinde eller virüsü gözlerinize, burnunuza veya ağzınıza aktarabilir. Oradan, virüs vücudunuza girebilir ve sizi hasta edebilir.
Sizin ve çevrenizdeki insanların iyi bir solunum hijyeni uyguladığından emin olun. Bu, öksürdüğünüzde veya hapşırdığınızda ağzınızı ve burnunuzu bükülmüş dirsek veya doku ile kaplamak anlamına gelir. Ardından kullanılmış dokuyu hemen atın.
Neden? Damlacıklar virüs bulaştırır. İyi bir solunum hijyeni uygulayarak çevrenizdeki kişileri soğuk algınlığı, grip ve COVID-19 gibi virüslerden korursunuz.
Kendinizi iyi hissetmiyorsanız evde kalın. Ateş, öksürük ve nefes almada zorluk çekiyorsanız, tıbbi yardım alın ve önceden arayın. Yerel sağlık kurumunuzun talimatlarını izleyin.
Neden? Ulusal ve yerel yetkililer bölgenizdeki durum hakkında en güncel bilgilere sahip olacaktır. Önceden aramak, sağlık uzmanınızın sizi hızlı bir şekilde doğru sağlık kuruluşuna yönlendirmesini sağlayacaktır. Bu ayrıca sizi koruyacak ve virüslerin ve diğer enfeksiyonların yayılmasını önlemeye yardımcı olacaktır.
En son COVID-19 etkin noktalarından haberdar olun (COVID-19’un yaygın olarak yayıldığı şehirler veya yerel bölgeler). Mümkünse, özellikle yaşlı biriyseniz veya diyabet, kalp veya akciğer hastalığınız varsa seyahat etmekten kaçının.
Neden? Bu alanlardan birinde COVID-19’u yakalama şansınız daha yüksektir.
ANALİZ
Yeni bir küresel salgını tetikleyen coronavirüs, 2020 yılının lanetini sürdürmektedir. Büyük yangınlar, doğal afetler, savaşlar ve son olarak coronavirüs dünyanın yeniden düşünülmesi gerektiğinin mesajını vermektedir. Doğa, canlılar, ekosistem yalnızca bir türün ( insanın) küçük bir azınlığının çıkarları için tarumar edilmektedir. Binlerce yıldır dokunulmayan yaşam alanları, zenginlik, güç ve kar hırsıyla talan edilmektedir. Kapitalizm küreselleştikçe, ölümler, savaşlar, doğanın tahribatı, yoksulluk, eşitsizlik, salgınlar küreselleşmektedir. Tek derdi daha fazla para, güç ve ‘’ego’’ olan bir kültürle dünyanın yönetilebilmesi mümkün değildir. Farz edelim ki bu salgın durdurulamaz hale geldi, insan türünün ne denli aciz hale geleceğini, insanların ellerindeki olanakları paylaşmak yerine kendi çıkarları için türlü cinayetleri göze alacağını varsaymak zor değildir. 2020 yılının laneti, kapitalizmin lanetidir. Belki de tarihin ve doğanın insanlığa yaptığı son çağrıdır: ‘’Kapitalizm türünüzü ve gezegeninizi yok ediyor!’’
Bu koşullarda ikili bir görevle karşı karşıyayız. İlki, yurttaşlık kültürünü ayağa kaldırmak ve herkes için nitelikli ve ücretsiz sağlık hakkını savunmak. Diğeri ise belki daha tehlikeli bir virüs olan kapitalist kültürün karşısında paylaşımcı, dayanışmacı, eşitlikçi kültürü yeniden ayağa kaldırmak ve yeni bir dünyanın kuruluşu için harekete geçmektir.
Kaynakça: Dünya Sağlık Örgütü,https://www.who.int/